Yüce bir ahlak üzere olan Hz. Peygamber, Rabbinin çizdiği istikamet ve kendisine verdiği merhamet hisleriyle, insanlara şefkatle yanaşmış ashabının derdini dert, sevincini kazanç bilmiş; kısa zamanda pek çok insanın gönlünü fethetmiştir. O, insanları hayra davet ederken kaba ve sert davranmak yerine yumuşak ve rikkatle muamele etmiş, nefret ve korku yerine muhabbet ve ümit aşılamıştır. Affetmeyi erdem saymış, kötülük edenlere iyilikle karşılık vermiştir. Kimseyi başkalarının yanında kınamamış, rencide etmemiştir. Aksine konuşmaya başlarken öncelikle karşısındaki kişinin güzel ve hayırlı taraflarını ifade etmiştir. Dinî konularda yanlış yapan Müslümanları, Resûlullah (s.a.s.) yanından uzaklaştırmak yerine, onlara hatalarını fark ettirmiş ancak hiçbir zaman ötekileştirmemiştir. Resûlullah, (s.a.s.) insanlara özellikle dinî konuları anlatırken onların zihin ve kalplerine sözü âdeta ilmek ilmek işlemiş, ulvi duygulara seyahat ettirirken vicdanlarda ve ruhlarda yüce bir inkılap meydana getirmiştir.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.